'Klasik Korku Öyküleri' derlemesiyle de, klasik korku öyküsünün ‘edebiyat’ hüviyeti kazanmasında pay sahibi olan karanlık metinler bir araya getirilmiş.
Özellikle bazı yayınevlerinin özverili çalışmaları, inatçılıkları sayesinde, edebiyatın ‘alt tür’leri de Türkçede hak ettikleri seviyeye doğru hızla yol alıyorlar. Son yıllarda yalnızca polisiye eserler basan ya da yalnızca çizgi roman yayımlayan yayınevlerinin faaliyete geçmiş olması bile yeterli örnekler. Bir de, tek bir alanda odaklanmamış olmakla birlikte, yayın çizgilerinin belli bir noktasında programlarına söz konusu alt türleri daha çok katmaya başlayan yayınevleri var; Çınar Yayınları’nın da işte bu yayınevlerinden biri haline geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Çınar Yayınları, yeni diziler kapsamında, bir taraftan çağdaş, bir taraftan klasikler olmak üzere özellikle bilimkurgu ve korku türündeki eserlerin sayısını giderek artıyor. Yaz başlangıcında 'Klasik Bilimkurgu Öyküleri' isimli derlemeyle ütopya ve distopya geleneğinin izlerinden bilimkurgu ve fantazyanın iç içe geçtiği kozmik dehşet türüne kadar genişleyen bir yelpazenin değerli öyküleri bir araya getirilmiş, bir anlamda bilimkurgu edebiyatının temel unsurları sergilenmişti. Geçtiğimiz günlerde yayımlanan 'Klasik Korku Öyküleri' derlemesiyle de, klasik korku öyküsünün ‘edebiyat’ hüviyeti kazanmasında pay sahibi olan karanlık metinler bir araya getirilmiş. Perceval Landon’ın unutulmaz hortlak öyküsü “Thurnley Manastırı”, H. P. Lovecraft’ın, korku edebiyatı tarihinde dönüm noktası olarak kabul edilen, Cthulhu mitosunun nüvesinin ortaya çıktığı “Dagon” öyküsü mesela, derlemede ilk göze çarpanlar…
Sonuç olarak her iki derleme de, bilimkurgu ve korku türlerine şimdilik özellikle temkinli bir ilgiyle yaklaşanlara doğru bir rehberlik sunacaktır eminim.
KLASİK KORKU ÖYKÜLERİ
derleyen: Yankı Enki
Çınar Yayınları, 2019, 196 s.